Acaba..

Acaba nasıl bir his..?

Eşin ve çocuğunla iftar yapıyorsun.. Sonra hazırlanıp ailece camiiye, teravihe, gidiyorsun.. Namazı kılıp, camii çıkışı birbirinizi bekleyip, sonra hep beraber eve dönüyorsunuz.. Bu nasıl bir his acaba..?



Toprak Damlı Evde Ramazan..


 Ramazandan 1 gün önce yazmışım..



Sabır Ayı..

Sanırım ramazan aylarının özeti hep aynı..

Epeyce uykusuz ama huzurun ve sabrın bol olduğu günler.. 



Ramazan..

Bir Ramazan ayına daha kavuşturan Rabb'e şükürler olsun..

Duaların kabul olduğu, sağlığın, huzurun ve mutluluğun iyi insanlarla birlikte olduğu, hayrın arttığı, savaşların son bulduğu, açların doyduğu, çocukların güldüğü, muradı olanların muratlarına kavuștuğu, mazlumların galip olduğu, merhametin, vicdanın, empatinin, gönül zenginliğinin bol olduğu bir ay olsun inșaallah.. 



Kendime..

Soğuk havada, ağır adımlarla, deniz kenarında elele yürüyen çifti gördükten sonra.. 

............... 

Yaşayamadığım her güzel gün ve biriktiremediğim her mutlu hatıra için kızgın ve kırgınım sana.. 


Aynı Yerde Kalakalmak..

İş çıkışı trene bindim.. Bakırköy'e gidip, bir tur attıktan sonra dönerim dedim.. İlk durak bizim işyerinin orası olduğu için yer bulma sorunu olmuyor, oturabiliyorsun.. Ben de geçtim bir yere oturdum.. Birkaç dakika sonra tren hareket etti.. 

İş çıkışı saati olduğu için ilk durakta binen insanlar sebebiyle oturacak yer kalmadı..

Tren, ikinci durağa (Küçükçekmece) geldiğinde, çok şık ve güzel bir kız bindi.. Daha doğrusu iki arkadaş bindiler.. Görür görmez kızlardan esmer, orta boylu, baştan aşağı siyah giyinen, zayıf olanı ilgimi çekti.. O da tam binerken bana baktı, göz göze geldik.. Dikkatlice ve etkilenerek baktığımı anlamış olacak ki, arkadaşıyla sohbet ettikçe arada bana bakıyordu.. Ben neredeyse hiçbir yere bakmadan, sadece ona kilitlenmiştim.. Arkadaşıyla sohbet edip gülümserken, arada kaçamak bakıyordu.. Bir değişik bakıyordu, bir hoş bakıyordu, hatta bazen dönüp de bakıyordu.. 

İki üç durak böyle devam etti.. Sonra ellerimi farketti.. O bakışlarındaki saniyelik değişikliği yıllardır çok iyi bildiğim için garipsemedim.. Zaten ellerimi farkettikten sonra da bir kez bile olsa göz teması kurmadı benimle.. Ben de umutsuz ve üzgün bir şekilde Bakırköy'de indim..

Eskiden, Kadıköy'de çalışırken de çok olurdu bu olay.. O kadar alışkın olduğum bir şey ki.. Aradan geçen onca yıldan sonra değişen hiçbir şey yokmuş meğer.. İnsanlıkta, vicdanlar da, ben de bir arpa boyu yol alamamışız..