Korku Hissini Kaybetmekten Korkuyorum..



Bu gece hüzün gecesi.. 
Yağmur yağıyor yırtık bedenime.. 
Avuçlarımda toprak kokusu var.. 
Gülsuyu kokan dualarım, seksen derece alkollü kolonyalar gibi kokuyorlar.. 
Odam küçük, odam günahkâr, odam dağınık.. Kablolar, yastıklar, biçimsiz ve uyumsuz bir sürü şey.. 
Her akşam üzerime annemin hırkasını alıyorum; bir türlü annemin ruhuna bürünemiyorum.. 
Öteki odadan, annemin ağrıdan inleyen sesi geliyor kulağıma ama oğlunu yormak istemediği için hastaneye gitmeyi kabul etmiyor.. Annem.. Sanırım bir tek annem ruhumu ısıtıyor..

Bu gece kamer yok gökyüzünde.. Hüzünlü gözleriyle bakmıyor bana.. Denizde sureti görünmüyor, yakamoz olup da şiirlere ilham olmuyor.. İncinen kalplere çare olamıyor.. Belki ay, bu gece ay olduğunu bile bilmiyor..

Bu gece hiç kimse yok yanımda.. 
Yalnızlığı utandıracak kadar yalnızım.. 
Ara ara göğsüme sancılar giriyor; ölüp gitsem, günlerce kimsenin haberi olmayacak diye korkuyorum.. 
Öldükten sonra birilerinin haberinin olup-olmamasını neden önemsediğimi bile bilmiyorum..

Korkuyorum, evet, korkuyorum..  
Kendimi bildiğim tarihten beri çok korkuyorum.. 
Hiçbir şeyden korkusu olmayan, kaybedecek birşeylerinin olmadığını düşünen insanlarla aynı şehirde olmaktan korkuyorum.. 

Yalnız kaldığım, kamersiz bu hüzün gecesinde, kaybedecek hiçbir şeyi olmayan korkusuz insanlara söyleyin n'olur; ben, korkularımı kaybetmekten korkuyorum..




4 Yorum:

gece hüznü koynunda saklar daima, bazen tanıdık bir edayla bazense sürpriz yapar sol yanına, enınde sonunda çalar kapını çeliverir aklını.

ne kamerden ne güneşdendir hüzün yada mutluluk, insanın içindeki o aydınlık yada hapsolduğu karanlık..
bazen Yusufi kuyularda buluruz ışığı, bazen Yusuf un yönettiği sarayda ağırlarız karanlığı.
yer mekan muhım değildir. bakmasını görmesini bilene.
yeter ki biz elimizin altındakileri hep bizim bellemeyelım... onlarında emanet birer can olduğunu idrak edelim. hakkını verelim..

 

Adsız ;
Karanlık çökünce hüzün kaplar ruhunu.. Bu hep böyledir.. Sanırım böyle olmaya devam da edecektir.. Eskiden olsa şikâyetçiydim ama artık bir dostu bekler gibi beklemekteyim hüzün saatini..
Elimizin altında hiç bir zaman hiç bir şey olmadı ki; "bizimdir" diyebilelim..

 

"Aşk korkuya peçedir, korku da aşka perde, Allah'tan nasıl korkmaz, insan onu sever de " diyor Üstat Necip Fazıl. İçindeki en büyük aşk Allah aşkı, en büyük korku da Allah korkusu olsun..

 

Yeniler Kendini Hayat ;
Üstad demişse, doğru demiştir..
Son dua cümlene ise candan "amin" diyorum ama bunu başarabilen o kadar az insan var ki.. Maalesef biz, nefsimizi herşeyden daha çok seviyoruz.. Maalesef..
Neyse.. Allah ıslah etsin cümlemizi..

 

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.