Bugün 3 Aralık Dünya Engelliler Günü..
Maaşaallah sosyal medyada herkes çok bilinçli bir şekilde günü değerlendiriyor.. "Hepimiz engelli adayıyız", "Fiziksel engel önemli değil, yeter ki kalpler engelli olmasın", "Engellileri engellemeyin", "Engel sadece beyindedir" cümleleri havada uçuşuyor..
Ben, otuzdokuz yaşında doğuştan ortopedik engelli bir bireyim arkadaşlar.. Ve bu cümleleri kuran insanlara zerre kadar inanmıyor, insanların samimi olduğunu düşünmüyorum.. Yıllar önce "Ben kızımı sakat birine verirsem, millet, "kızın ne kusuru vardı ki sakat birine verdiler!" derlerse ne derim?" cümlesini duyduğum gün kaybettim umudumu.. Sevdiğim kadın, ailesinden ve çevresinden gelecek tepkilerden korktuğu için beni onlarla tanıştırmaktan imtina ettiği gün vazgeçtim güzel günlere dair hâyâller kurmaya.. Sokakta beni görünce "vah vah yazık" denildiğini duyunca, dilenciyim sanılıp elime para tutuşturulunca, bir mekânda oturunca tüm gözlerin üzerimde olduğunu hissedince ve buna benzer sayısız olay yaşayınca vazgeçtim bu ülke insanından bir beklenti içinde olmaya..
Sizin engellemeleriniz yüzünden sokağa çıkamayan, çalışamayan, evlenemeyen, başkasına muhtaç bırakılan yüzbinlerce engelli birey, dört duvar arasında hapis hayatı yaşarken, Allah âşkına bırakın bu göstermelik duyarlılık mesajlarını.. Siz bizi biliyorsunuz, biz sizi.. Bize nasıl baktığınızı da biliyoruz, 'göz zevkinizi bozduğumuz' için bize neler hissettirdiklerinizi de.. Engelliler neler yaşadığını çok iyi biliyor, neler düşünmek ve hissetmek zorunda kaldıklarını idrak ediyor, dolayısıyla bu mesajlara kanmıyorlar.. O sebeple lütfen boşverin bu beylik laflarını..
0 Yorum:
Yorum Gönder
Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.