Son Nefesin Verildiği Her Yeni Güne Tükürmenin Sapıklığı..



Daldan dala atlamak iyidir..


+ Hatun kızımızla buluştuk.. Kahve yudumladık ancak sohbet az daha uzayınca İskender kebabı da mideye indirdik.. Hoşsohbet bir kızcağız.. Pazarlık masasına oturur gibi masaya oturduk ve kendimizden bahsetmeyi boşverdik de şartlarımızı konuşmaya başladık.. Kendisinin ve ailesinin, insanları, "engelli" veya "sağlam" diye değil de "insan" olarak değerlendirdiklerinden bahsetti.. Haliyle benim engelli olmamın, ne kendisi için ne de ailesi için asla sorun olmayacağını söyledi.. Sahiden o kadar güzel anlattı ki; söylediklerine inanıverdim.. Yalnız, ben, "Evlendikten sonra bile annem babam isterlerse benim yanımda kalacaklar" deyince, kendisi, kesinlikle böyle bir şeyi kabul edemeyeceğini söyledi.. Biraz daha sohbet ettik ve olmayacağını düşünerek "Hayırlısı" dedim.. Sonrasında ayrıldık.. Gece, tekrar konuşmakta fayda olacağına dair bir mesaj geldi ancak ben tekrar "hayırlısı" deyince, fazla uzatmadık..


+ "Hayırlısı" kelimesini kullanınca sinirleniyor bazıları.. Ben, bu kelimeyi kullanınca, sinir olduklarını açık açık söylüyorlar üstelik.. Bu kelimeye sinir olanlar, o kadar aptal insanlar ki, esasında ben de onlara sinir oluyorum.. Aramızda gerginlik olunca, beni facebook denilen sosyal paylaşım sitesinden siliyorlar.. Ben, bu duruma daha fazla geriliyorum.. Aramızdaki gerginlik artınca, "benim gibi bir arkadaşı kaybetmek" istemediklerini beyan ederek, telefon açıyorlar.. Her zaman ki gibi telefonda fırça çekiyorlar.. Herkesin beni pohpohladığını dile getirerek, benim, kendisinden de böyle bir pohpohlama beklediğimi söylüyorlar.. Oysa ben kendisinden, bana güven vermesini bekliyorum.. Sürekli bana fırça atmamasını bekliyorum.. Hayata olan kızgınlığını benden çıkarmamasını bekliyorum.. İletişime kapalı olduğumu söyleyerek hicvetmeyi bildiği gibi iletişime kapalı olmama sebep olan ve beni sildiği o sosyal paylaşım sitesinde beni yeniden eklemesini ve hatasını anlamasını bekliyorum.. Bana saygısının olmamasını anlarım ama hiç değilse kendisine saygısının olmasını bekliyorum.. Benim niye ona bu kadar kızdığımı anlayacak zekâya sahip olmasına rağmen bu kadar aptal olmamasını bekliyorum.. Hep bekliyorum.. Hep bekliyorum.. Kendine, dünyaya, bütün insanlara o kadar kızgın ki; kızgınlığı sebebiyle kalbini karanlıklar içinde bıraktığını görmüyor bir türlü.. Bunu görmüyor olmasına kızıyor ve kalp gözünün açılmasını bekliyorum.. Bekle babam bekle.. Yaz gelecek de karpuz yiyeceğiz.. Pehhh.. !


+ Hayatımda biri var ki; sövsem sövemiyorum, dövsem dövemiyorum, göndersem gönderemiyorum.. Memleketim gibi kokuyor.. Memleketim gibi koktuğu için insanlığını seviyorum.. İçinde kötü niyet olmadığını gördüğüm için kötü niyetsiz halini seviyorum.. Bu, memleketim gibi kokan hatun, beni sevdiğine dair cümleler kuruyor.. Oysa içinde zerre kadar sevgi yok.. Sevdiğini zannediyor.. Takıntı yapmış.. Benim için uzak yollardan gelerek, beni sevdiğini ispat ettiğini sanıyor.. Oysa benim için yanı başındaki insanlara bir cümle dahi kuramıyor.. Beni gizli seviyor.. Sır saklar gibi seviyor.. Kimseye söylemeden seviyor.. Bir kusur işlermiş gibi seviyor.. Haliyle bunun adı sevgi olmuyor ve haliyle bana güven vermiyor..


+ Yıllardır sapıkça yazılar yazıyorum diye kızıyorlar bana.. Beni çok iyi tanıdığını söyleyen bir sürü insan, yazdığım her sapıkça yazının, benim hayata olan küfrüm olduğunu göremiyor bir türlü.. Sonra onlara karşı niye bu kadar "vurdumduymaz" olduğumu, en ufak bir olayda niye hemen gemileri yaktığımı soruyorlar.. Daha benim o sapıkça yazıları bile neden yazdığımı bir türlü göremiyorlar.. Güya beni çok iyi tanıyan insanlar..! Ben, beni çok ama çok iyi tanıdığını söyleyip de neyi neden yaptığımı bir türlü göremeyen insanlara bile güven duyamadığımı dile getirince, benim hasta ruhumdan bahsediyorlar.. Evet, benim ruhum hasta.. Ruhum, yatak döşek yatmakla.. Son nefesini veriyor her yeni günde.. Siz bunu anlamazsınız, çünkü siz, bana söylemenize rağmen "bencilliğinizden" kendinizden başkasını göremeyecek durumdasınız.. Güvenmiş..! Pehhh.. Bir de benim kendilerine güvenmemi bekliyorlar.. Her yeni günde, son nefesini veren, hastalıklı bir ruh, kendine bile güvenemezken, sizin neyinize güvensin ki..?


....................................................


+ Siz, hiç, kocasının yanında bir kadınla seviştiniz mi..? Ben, seviştim.. Karısını çırılçıplak soyarak, her tarafını öper, okşar, emerken, kocası koltukta oturmuş, bizi seyrediyor, elini baksırından içeri sokuyordu.. Hepimiz zavallı haldeydik ve nedense hepimiz bu zavallı halimizden sınırsız zevk alıyorduk.. Kadın inliyordu, kocası ise karısını daha hızlı ve daha sert orgazma ulaştırmamı tembihliyordu.. Yaklaşık üç saat sonra, bu zavallı hareketlerimiz yetmiyormuş gibi bir de kendilerini memnun ettiğim için bana para vermeleri yok mu; böyle hayatın içine tükürülmez de ne yapılır, hiç bilemiyorum..


+ Son bir senedir, fordçuluktan çok zevk almaya başladım.. Kalabalık bir otobüse biniyor, fırsat bulduğum an, bir kadının arkasından ona sürtüyorum.. Kadın zevk alıyor mu bilmiyorum ama ben çok ama çok zevk alıyorum.. Hatta çoğu zaman 2 dakika geçmeden boşalıyorum.. Esasında bu olay, pantolonun, pantolona sürtmesi kadar basit ve saçma ve salakça ama o kadar zevkli bir olay ki; hemen her gün bu iş için kalabalık otobüslere biniyorum..


+ Geçen gün, otobüste, fordlayacağım bir kadın bulamayınca, bir erkeğe yaptım bu işi ve çok zevk aldım.. En son geçen sene eşcinsel bir ilişkiye girmiştim.. Şimdi bu zevki tadınca, beni tatmin edebilecek bir eşcinsel arayışlarına girdim.. Bu tür sitelere giriyorum hergün.. Bakalım ne zaman denk gelecek..


......................................................


+ Bu kadardı.. Küfürlerinize başlayabilirsiniz..




5 Yorum:

Bu devirde kayınvalidesi ve kayın babasıyla oturmayı isteyecek bir gelini zor bulursun... Ben de istemezdim... Zaten bence olması gereken de ayrı olması gerektiğidir.. Ki sen de rahat bir evlilik hayatı süremezsin....
Seni sevdiğini söyleyen insan da ne edip yapıp ailesine söyleyip senin için savaşıp ikna etmiş olmalı bence... yani sevgisinin hakkını vermeli. dediğine katılıyorum.... seven insan herkesi karşısına alır ikna etmek için çırpınır çabalar. Gizli işlere kalkışmaz.... Yapacağım yorumlar bu iki konudadır ve bitmiştir.....

 

ayrıca böyle düşündüğünü onun için yazdığın bu kısmı bence ona yazmalı esas görmesi gereken pay çıkarması gereken o dur belki ispatlar böylece....

 

bir hayal kur ;
Tabii ki haklı.. Sonuna kadar haklı.. Emin ol hak veriyorum ki ben de rahat edeyim, istediğim gibi davranayım isterim.. Bunun aksini bile söyleyemem ama sonuçta annem, babam bizimle yaşamak isterlerse "kusura bakmayın, hatun istemiyor" diyemem.. Bunu da yapmama imkân yok.. Ki zaten ailem böyle değildir, asla istemez.. Benim ki sadece "ya olursa" mantığı..

Söylediğin diğer konuda ise zaten zamanında gerektiği şeyler söylendi.. Sürekli söyleniyor bile o insana.. Gel gör ki, devam etmekle aynı davranışlar..

 

üstteki konularda yorum yapmaktan her zaman imtina etmişimdir. ara sıra bana doğru gelen şekilde yorumladığımda da senin hoşuna gitmiyor ve sinir oluyorum.bu sebeple susuyorum.lakin son paragraflardaki anlatımların için keşke böyle hayal ürünlerini ya da yaşadığını düşündürdüğün cümleleri kurmasan derim.herkesin özel hayatı kendini bağlar elbette ama ulu orta yazıyorsan bunları bol miktarda eleştrilmek kaçınılmaz oluyor.sırf bu yazılar sebebiyle bile hayatındaki insanların yerleri değişebilir ne gerek var...yaptığı ettiği herkesin kendine iken keşke hayal ya da gerçek farketmeksizin bu tür cümleler dile gelmese.hoş olmamış...

 

Kelimelerle Dans ;
Hayatımda insan yok ki yeri değişsin.. Haliyle yazdıklarım da yaşadıklarım da beni ilgilendirir.. Sağımda-solumda görünen insanlar, kuru kalabalık.. Rahat ol sen.. Ama aferin, böyle yorumlar yapmaya devam et.. Çok beğendim yorumunu..

 

Yorum Gönder

Not: Yalnızca bu blogun üyesi yorum gönderebilir.